26 Mayıs 2011 Perşembe

ASRIN BULUŞU :)

Küçük çocuğu ya da bebeği olan her anne sanırım aynı sorunu yaşamıştır. En azından ben çok yaşadım. Ne zaman bir alışveriş merkezine gitsek ve Zeynep Duru elimizde bir su şişesi görse, hemen almak isterdi. Henüz tek başına içemediği halde, yardım etmemize de izin vermez, sonuçta tüm kıyafetleri ıslanırdı.
Geçen hafta sonu Real'de dolaşırken, suların olduğu rafta tesadüfen gördüm bu şişeyi. Daha önce yurt dışından getiren birkaç arkadaşta görmüş, Türkiye'ye gelir mi acaba diye düşünmüştüm. Meğer Türkiye'de de varmış, Hayat Su yapmış. Böyle suluk başlığı gibi, ayrıca bir de kapağı var. Hijyen açısından da süper! Üstelik yıkanabilir olması, defalarca kullanmayı da sağlıyor. Zeynep Duru bayıldı bu pratik kapaklara, elinden su şişesini düşürmüyor. Hem severek ve bol bol su içiyor, hem de kıyafetleri ıslanmıyor. Bence Hayat Su'nun bu pratik kapakları, asrın buluşları arasına girmeli:)

25 Mayıs 2011 Çarşamba

TASARRUF




Annelik insana her gün yeni birşey öğretiyor. İşte en son öğrendiğim konu: Tasarruf:) Yukarıdaki ilk 2 resimde kızım 30 günlük. Üzerindeki elbisede beden ölçüsü 0-3 ay yazıyor. Aşağıdaki resimde ise, minik prensesim tam 22 aylık  ve ben o elbiseyi şu anda kızıma bluz olarak giydiriyorum:) Çok da güzel oldu bence:)))

20 Mayıs 2011 Cuma

UÇTU UÇTU ZEYNEP DURU UÇTU:)



Hep istemiştim eşimle kızımın böyle bir pozları olmasını. Muradıma erdim:)

ANNELER GÜNÜNDE NELER YAPTIK



  Bu sene, geçen seneye göre daha bilinçli bir anneler günü yaşadık. Kızım geçen yılki anneler gününde 10 aylıktı, bu yıl tam 22 aylık, biraz daha algıları gelişmiş bir çocuktu. Babasının sürprizlerine ortak olmak çok mutlu etti benim minik kızımı:) 1 gün önceden annem, babam ve kızkardeşim de bize gelince, anneler günü sabahı hep birlikte çok güzel bir kahvaltı yaptık. Daha sonra, aşkımın, kızım ve bana anneler gününde bir örnek giyinmemiz için aldığı t-shirtlerimizi giyip, annemlerle birlikte dışarı çıktık. Havanın da güzel olmasını fırsat bilip, açık havada gezdik, yemekler yedik, doya doya kutladık hem anneciğimin, hem benim bu güzel günümüzü:

YENİDEN MERHABA

Bu aralar pek yazmıyorum, yazamıyorum. Sırf yazmış olmak için de birşeyler karalamak istemiyorum kızımın bloguna. Boşu boşuna yer işgal etmemek için yani. Bazen öyle bir şevk geliyor ki, onlarca yazı yazmak istiyorum, coşuyorum. Bazen de parmağımı oynatasım gelmiyor. İşte bu akşam, o coştuğum zamanlardan bir zaman:) Çok şey var yazmak, paylaşmak istediğim. Hadi bakalım, bana yazarken, size okurken kolay gelsin..

12 Mayıs 2011 Perşembe

YAŞASINNNN HALA OLUYORUMMMMMMM:)))))))))

Çok çok mutluyum, şaşkınım, heyecanlıyım:) Mutluluğumu anlatacak kelime bulamıyorum çünkü HALA oluyorum:))) Küçük erkek kardeşim Burak ve sevimli eşi Neşe'mizin bir bebekleri olacak. Henüz 5 haftalık bir fasülye:) Aslında fasülye kadar bile değil, 2 mm. civarında birşey:)
Birkaç gün önce Neşe arayıp ''Ezgi abla, sen neden benim anneler günümü kutlamadın'' dedi. Ben önce nasıl yani falan oldum. Sonra dank etti ve anladım. ''Şaka mı yapıyorsun, ciddi misin, kaç aylık'' gibi birkaç soru sorduktan sonra dayanamayıp ağlamaya başladım. Neşe de gözyaşlarını tutamayınca, kapattım telefonu  ''ben seni birazdan ararım'' diyerek. Sonra düşünmeye başladım; Burak daha düne kadar evin küçük, haylaz oğluydu. Ne zaman büyüdü, evlendi de baba oluyor....
Küçük kuzumun cinsiyeti henüz belli değil ama, ismi hazır. DENİZ olacak yeğenimin adı. Halasının Deniz'i, Zeynep Duru'mun kuzeni olacak. Ablalık yapacak Deniz'imize kızım:) Hoşgeliyorsun ailemize kuzum, mutluluk getiriyorsun. Sabırsızlıkla aramıza katılacağın günü bekliyoruz ama, sen yine de acele etmeden tam zamanında yanımıza gel olur mu?:)

HAYVANAT BAHÇESİ

Uzun süredir kızmın görmesini istediğim bir yer vardı. Korkabileceğini düşündüğümüzden biraz daha büyüyüp, anlayabileceği zaman görsün istiyorduk. Geçen hafta, hadi artık zamanıdır deyip, koyulduk hayvanat bahçesi yoluna. Ben de uzun yıllardır gitmediğimden heyecanlanmıştım:) Sonuçta sokakta rastlamadığımız tür ve çeşitte onlarca hayvanla karşılaşacaktık. Aldık yanımıza anneanne, dede ve teyzeyi, bu anın keyfini çıkarmak için, girdik hayvanat bahçesine.
Zeynep Duru normalde hayvanları sever, taklitlerini yapar ve hiç korkmaz. Ancak orda gördüğü hayvanlar çok korkuttu kızımı. Kafesin arkasında olmaları, henüz 21 aylık bir bebeğe nasıl bir güven verebilirdi ki! Haliyle kucağımızdan inmeden, sahte sevgi gösterileriyle ilgilendi hayvancağızlarla. Sonraları yavaş yavaş açıldı, çimlerde koşturmaya başladı, parkta oyunlar oynadı. Yine de hayvanlara karşı mesafesi değişmedi. Olsun; O'nun için bir değişiklik, bir anı oldu, hayatının bir bölümüne.





Not: Bu hayvanat bahçesi gezisine biz büyüklerin daha çok ihtiyacı varmış meğer. Kızımız dışında hepimiz, daha çok ilgilendik hayvanlarla. Tabi annemin ''yazık değil mi, doğal hayatlarına salıverilseler'' eleştirileri altında......

GECİKMİŞ DOĞUM GÜNÜ YAZISI

Eveeeettttt, 4 mayıs 2011 tarihi itibariyle, hayatımın 30 yılını geride bırakmış bulunmaktayım. Neler yaşadım bu 30 yılda.... Çok çok geriye dönüp baktığımda, öyle kaydadeğer birşey yok aslında. Çünkü küçüktüm, okul hayatı, ergenlik vs derken, hayat akıp gitti işte. Ancak son dönemlere bakarsak, hayatımın dönüm noktası diyebileceğim şeyler yaşadım. Örneğin, sevdiğim adamla evlendim. Bu mutluluğun hediyesi olarak, bir de kızım oldu:) Allah'ıma çok şükür, bütün aile bireylerim sağlıklı ve mutlu. E bir insan, hayatında başka ne gibi mutluluklar ister ki? Ben en büyük servete, aileme sahibim ve 31. yaşımın bana en büyük hediyesi, bu koskocamaann aile....
Doğumgünümün sabahı saat 07.30 da canım babam arayıp ''doğumgünün kutlu olsun, gözlerinden öperim canım'' dedi. Kızım kreşe gittiği için o saatte uyanık olacağımı düşünüp, doğumgünümü ilk kutlayan kişi olmak istemiş bitanecik babam:) Daha sonra, şehir dışında olan eşimden çok güzel ve anlamlı bir mesaj geldi. İlerleyen saatlerde annem, kızkardeşim, ve erkek kardeşlerimden ve gelinimiz Neşe'den de kutlama telefonları aldım. Ve tabiki geçen yıl gibi bu yıl da doğumgünümü unutmayan İzmir'den kızkardeşim, Güzel Asya'mın güzel annesi Serapım da doğumgünü mesajımı gönderip, beni yine çok duygulandırdı. Kızım da yanağıma koskocaman bir öpücük kondurunca, dünyanın en mutlu doğumgünü çocuğu ben oldum  o anda:)
Allah hepimize, sevdiklerimizle sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir hayat nasip etsin.
Dip not: Bu arada doğumgünü kutlamalarımla ilgili çok çok önemli bir ayrıntıyı atlayıp ayıp etmişim:( Üye olduğum Nurturia sitesindeki arkadaşlarım da yüzlerce mesaj göndererek doğumgünümü kutladılar. Hatta canım Ferda'm, gruba özel konu açıp, herkesten önce davranıp orada da kutlayıp ilan etmiş doğumgünümü:) Çok çok teşekkürler Ferdacım, canımmmmmmmm.........